<data:blog.title/>

<data:blog.pageName/>-<data:blog.title/>






mutlaka okunmalı etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
mutlaka okunmalı etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

3 Mart 2019 Pazar

Beden Değilsiniz

Ruh bir tartışma konusu değildir, bir oy konusu da değil.Ruh bir farkındalık konusudur.Ve farkındalık "Ben kimim ?" Sorusuyla başlar."Ben kimim ?Bu beden miyim?Bu zihin miyim? Bu düşünceler miyim?,bu eylemler miyim? Tüm bu sorular "Ben kimim?sorusuyla başlar.Kişi sorar :"Ben kimim ?Beden miyim?"Ama eğer kişiye sorarsanız "Bu beden ,kafa ,eller, bacaklar kimin?""Benim bedenim,benim kafam ,benim elim ,benim bacaklarım " diye cevap verir."O zaman sen kimsin?" diye sorarsıınız.Kisi düşünmeye baslar çünkü kim olduğunu bilmiyor.
Yani beden sizin ama siz kimsiniz? Bedenin sahibi olan kim? Bedenin içinde bulunan ebedi ruhi varlık O ben dediğiniz ,"benim bedenim "dediğiniz unsur sizsiniz,yani ruhi varlıgınızdır.Bedenin sahibisiniz.Ama beden değilsiniz...
Kader Nedir ve Nasıl Kaderin Efendisi Olunur?
Büyük Üstad Akif MANAF

23 Şubat 2019 Cumartesi

Prana Vidya

PRANA VİDYA (Biyoenerji Bilimi) hakkında bilgi üç yolla kazanılabilir:
1. Gerçek Yoga Üstadından
2. Orijinal Yoga tekniklerinin uygulanmasıyla
3. Konu ile ilgili bilgi ve tecrübeleri anlatan kitaplar aracılığıyla
Bu yollardan birincisi en üstündür.

PRANA, evrendeki her şeyi canlandıran yaşam enerjisidir. Bilinçli dünyada tüm hareketlerden Prana sorumludur. Tüm tıp sistemleri, bu enerjiyi tam şekilde anlamasalar dahi, Prananın herhangi bir yönü sayesinde çalışmaktadır. Prana Vidya Orijinal Yoga Sistemi’nin bir parçasıdır. Prana Vidya, bedendeki süptil enerjilerle çalışma tekniklerini içermektedir. Öyle ki, bu teknikler Prananın ne olduğu ve nasıl çalıştığına dair bilimsel prensiplere dayanmaktadır. Pranayı çalıştırmadan Yoga yolunda ilerlemek imkânsızdır.

İNSANOĞLU bu dünya gezegenine aittir, dünya toprağındandır. İnsan hem fiziksel düzeyi aşan ruh ve zihne, hem de dünyanın doğal güçlerine cevap veren ve onlarla etkileşen bedene sahiptir. Prana Vidya çalışmalarının amacı yalnız sağlık, fiziksel ve zihinsel enerjilerin dengesi değildir, aynı zamanda duygusal dürtüleri kontrol etmek ve zihinsel gücü artırmak için tüm sinir sistemini temizlemektir. Böylece zihin insandaki yüce ilahi doğanın, evrimsel dürtünün çağrısına daha duyarlı hale gelir.

YOGA/ PRANA VİDYA Biyoenerji Bilimi
Büyük Üstad Akif Manaf

21 Şubat 2019 Perşembe

Sürüyü Kontrol Etmek Kolaydır

“İnsanları sürü haline getirmeye çalışıyorlar çünkü sürüyü kontrol etmek çok kolaydır. Bütün sosyalleşme araçları, televizyon, internet, reklam, basın vs insanları hipnotize edip sürü haline getirmek için kullanılmaktadır. Herkes doğar doğmaz çevresi tarafından hipnotize edilmektedir. Kişi her şeyin onun iyiliği için yapıldığı, onun yararına olduğu konusunda hipnotize edilir. Birey olup bitenlerden hoşlanmasa da çevrenin baskısı yüzünden hipnotize edilmeyi kabul eder.

Çoğu insan hipnotize edildiğinin ve bir köle haline getirildiğinin farkında bile değildir. İnsanlar her şeyin kalıcı olduğu şeklinde hipnotize edilir. Bu hipnoz yüzünden de geçici yaşamı kalıcı bir hayat kılıfına sokmaya çalışır. Aslında birey ölümsüzdür ama ölümlü beden içinde olduğu için hayatı kalıcı değildir. Eğer birey hipnozdan çıkarsa, ölümsüz olduğunu anlar ve geçici olan hayatı ciddiye almaz. Bu ise sürü psikolojisinin sonu demektir. İşte çıkar grupları bunun olmaması için uğraşmaktadır. Çünkü toplumsal beyin yıkama ve hipnoz sürdüğü müddetçe, birey aydınlanamaz ve ölümsüz doğasını anlayamaz.

Bunun devam etmesi için her türlü yapay öğreti ve gerçekdışı inanç kullanılmaktadır. Ebedi ölümsüz varlık ölümlü bedende bulunduğu için kendisinin ölümlü olduğunu düşünür ve ölümden korkar. Korku başka bir kontrol aracıdır. Ebedi yaşama inananları bile cezalandırıcı tanrı ve cehennem azabı ile korkuturlar.

Sır şu ki, korku aracılığıyla insanların beyinlerini yıkayıp onları her şeye inandırmak mümkündür. Gerçekdışı inançlardan biri de “ölüm” inancıdır. Doğan her şey öldüğü için avam insanlar da öleceklerine inanmaktadır.”

Sır Nedir ve Nasıl Algılanır?
Büyük Üstad Akif Manaf

Duyu ve Zihin Kontrolü

Pratyahara basamağında birey kendini test etmeye başlar. Hislerin ve onları üzerine çeken maddi nesnelerin doğasını araştırır; nesneler hisleri nasıl çeker, hisler maddi nesnelere kapılarak zihni nasıl etkiler, zihin zekayı nasıl harekete geçirir, zeka egoyu nasıl yönetir ve ego ruhu nasıl kontrol altında tutar? İnceleme esnasında bireyin bu olayların mekanizmasını anlatan bilgilere ihtiyacı vardır. İnsan kendi kendinin  dostu ya da düşmanı olabilir. Pratyahara basamağında birey her zaman kendinin dostu olmayı öğrenir. Aslında zihin insanoğlunun köleliğinin veya özgürlüğünün nedeni olabilir. Eğer zihin maddi nesnelere bağlanmışsa kölelik, maddi nesnelerden kurtulmuşsa özgürlük getirmektedir. Şayet zihin; maddi nesneler yüzünden tatminsiz ve mutsuz ise bu kölelik, tüm maddi istek ve korkulardan arınarak kurtulmuşsa bu da özgürlüktür. İyilik ve maddi haz insanı hareketlendirmektedir. Yogi iyiliği maddi hazdan üstün tutar. Diğerleri duygularına kapılarak onlar tarafından yönetilirken maddi hazzı iyilikten üstün yere koyar ve hayatın gayesini kaybeder. Yogi ise sadece varoluşundan zevk alır. O, hislerini ne zaman ve nasıl durduracağını bildiği için huzur içinde yaşar. Yoginin eylemleri başkasına zehir gibi acı gelse de aslen onlar NEKTAR GİBİ TATLIDIR. Diğerleri hisleri arzuladıkları maddi nesnelerle birleştirmek için çabalar, oysa başlangıçta nektar gibi tatlı olsa dahi bu seçenek sonunda zehir gibi acılaşır. Yogi ise öngörü yeteneğini geliştirerek her şeyin sonunda nasıl neticelenebileceğini görmektedir. Duyuların maddi nesnelerden zevk alma yolu çok geniş ve kolaydır, ancak sonunda insanı çöküşe götürür. Duyu ve zihin kontrolü o kadar kolay olmamakla birlikte sonuçta DOYUM, HUZUR, DEVAMLI MUTLULUK ve KURTULUŞ sağlar.

Yoga Nedir Ne Değildir-  Paramahamsa Yogaçarya Akif Manaf

14 Şubat 2019 Perşembe

Sahip Olmak

Etrafına bak: herkes elindeki şeyleri korumak için çabalıyor. Genel insanın tüm hayatı sahip olduğu şeyleri korumak için çabalamaktan ibarettir. Bu korunma çabaları korkulara neden oluyor-kaybetme korkularına. Ama sonuç olarak ölüm gelip her şeyi alıyor. Bu nedenle insanlar ölümden korkuyor ve ondan nefret ediyor. Çünkü ölüm gelip sahip olduğu ve hayatı boyu koruduğu her şeyi alacak. Ölüm en büyük hırsızdır. Ve bu hırsız hiç bir yasa tanımaz ve yasalar ona hiç bir şey yapamaz. Ölüm evrensel yasalara uyar. Ölüm yasadışı sahip olduğun her şeyi senden alır çünkü bu dünyada gördüğün hiçbir şey sana ait değil. Sen yanılgı içinde olduğun için kendini onların sahibi ilan ediyorsun. Ölüm ise gelip sana kimin sahip olduğunu hatırlatır ve gösterir.
Korku nedir ve nasıl korkusuz olunur.
Büyük Üstad Akif MANAF

12 Şubat 2019 Salı

Orijinal Yoga Sisteminde Psikoterapi

Aslında konsantrasyonun psikoterapik yönü Hridayakaşa Dharana  şeklidir.  Çünkü bastırılmış ve engellenmiş birçok izlenimin yüzeye çıkmasına izin verilir. Böylelikle uygulamanın bir sağaltım yönü de vardır. Ayrıca birey sınırlandırılmış zihni ve biriktirilmiş zihinsel duyarlılık ve komplikasyonları da aşmaktadır. Böylelikle birey çok önemli olan anılar, duygular ve tepkilerle uğraşmaktadır. Modern psikolojide kullanılan bazı yöntemler Hridayakaşa Dharana  tekniğine dayanır. Günümüzde yaygınlaşan ve farklı isimler altında sunulan birçok yöntem Hridayakaşa Dharana  tekniğinin farklı yönlerini yansıtır. Bu teknik çok güçlüdür ve bu nedenle de birkaç aşamadan ibarettir.
Büyük Üstad Akif Manaf
Yoga, Dharana Kitabı

Ölümü Kandırmak

İNSAN ölümden asla kaçamaz ve ölümü asla kandıramaz. Kişi istediği kadar cennete inanabilir fakat ölüm gelip onun tüm inançlarını yerle bir edecektir.

Cahil insanlar ölümü kandırmak için her türlü şaklabanlığı yapıyor. Fakat gerçek şu ki, ölüm kaçtığın her yerde seni bulur ve yaptıklarının hesabını sorar. O yüzden zeki insan ölümü beklemez, o tüm hesapları hayattayken kapatır.

Uyguladığımız yöntembilim tüm hesapları hayattayken kapatma sanatıdır. Bu sanatta ustalaşana ölüm gelmez, tam tersi birey, yalnızca cahil çocukları korkutan "ölüm" olgusuna bilinçli olarak adım atar ve ölümü kutlayarak özgürleşip ölümsüzlüğe erişir...

GERÇEK Nedir ve Nasıl Keşfedilir?
Büyük Üstad Akif MANAF

11 Şubat 2019 Pazartesi

Bahyakaşa

Sanskritçe Bahyakaşa kelimesi iki sözcükten ibarettir; Bahya ve Akaşa. Bahya sözcüğü dış, Akaşa ise uzay veya mekan demektir. Böylelikle Bahyakaşa kelimesi dış uzay anlamına gelir.  Bizi çevreleyen maddi evrena Bahyakaşa denir. Bahyakaşa Dharana esnasında dış uzay araştırılır. Bunun için bir uzay aracı değil konsantrasyon gücü kullanılır. Beden yerdeyken bilinçdışı uzaya yükselmekte ve gezegenleri, yıldızları, astroitleri seyretmektedir. Bu uygulama sırasında kendinizi dış kozmosun engin uzayının bir parçası olarak deneyimleyeceksiniz.
Yoga Dharana Kitabı
Büyük Üstad Akif Manaf

Karma Yasası, Ne Ekersen Onu Biçersin

“Karma evrensel bir yasa “ne ekersen onu da biçersin” yasası. Ayrıca adalet yasası. O yüzden de domates ekiyorsun ki domates biçesin. Aksi takdirde neden ekesin ki? Bu yasa böyle devam eder. Size ektiklerinizi biçtirir. Bazen biçtiklerinden hoşlanmazsın ama bu, senin ektiklerin, bu yüzden biçmek zorundasın. Ruhi varlık olarak siz sonsuz bir güce sahipsiniz ve bu gücü kullanarak Karma yasasını harekete geçirirsiniz. Karma yasası sizin verdiğiniz güç sayesinde çalışıyor. Bu yasa sizden bağımsız değil, size bağlıdır. Karma yasasına güç veren sizsiniz ve sonra bilgisizlik yüzünden bu yasanın altında eziliyorsunuz çünkü yasanın işleyişini unutuyorsunuz. Karma yasası sizin gücünüzü kullanarak sizi yönlendiriyor, sizin ektiklerinizi biçmeniz için sizi dürtüklüyor. Ne ekersen onu da biçeceksin diyor. Kaçış yok. Yani siz ektiklerinizle kendinizi bağlamış olursunuz ve artık istemeseniz de biçmek zorundasınız.”
Zenginlik Nedir ve Nasıl Zengin Olunur?
Büyük Üstad Akif Manaf

Meditasyon Seni Kendin Yapar

Hakkınızda negatif düşünceye sahip olan insanlarla çevrelenmek, bilinçaltındaki negatif zihinsel kayıtlar kadar yıkıcı etkiye sahiptir. Yoga sayesinde pozitifleşerek pozitif insanları kendinize çekeceksiniz; negatif kişiler ise sizden uzaklaşacaktır. Bu da büyük bir rahatlamaya, esenliğe ve mutluluğa neden olacaktır. Bunun için doğru meditasyon teknikleri uygulanmalıdır, aksi halde meditasyon bir hayalden öteye geçmeyecektir. Doğru meditasyon aracılığıyla başka dünyaların kapılarını kendinize açabilirsiniz.

Meditasyon hayatta mutlu olmanızı engelleyen şeyleri bulup ortaya çıkarmanıza yardımcı olacaktır. Sizi mutsuz eden şeylerin farkında olmadan ya da onları görmezden gelerek mutlu olamazsınız. Meditasyon sayesinde sorunların kaynağını keşfedip onları ortadan kaldırarak mutlu olabilirsiniz.

"Yoga: Dhayana -Meditasyon" Kitabı 2.Bölüm
Paramahamsa Yogaçarya Maha Yogi Akif Manaf

Özel Olma Çabaları

Yaşam için bir imparatorun bir çöpçüden hiçbir farkı yoktur çünkü yaşam ayrım yapmaz. Ölüm gelince herkes eşit olur. Ölüm kapısından geçen herkes çırılçıplak kalır. Herkes çıplak geldi, çıplak da gidecek; yanına özel eşyalarını alamayacaktır. Ölüm gerçek bir komunisttir- herkese eşit davranır; zengin ve fakir arasında bir fark gözetmez. Özel bir insan için özel bir ölüm yok, ölüm her zaman sıradandır ve özel olan herkesi sıradanlaştırır. İnsan sıradışı olmak için hayatı boyu çabalar ölüm ise onu bir anda sıradan yapar.
O yüzden özel olma çabaları boşuna zaman kaybıdır. Özel olmak yerine kendin ol yeter-başarılı olacaksın. Paramahamsa Yogaçarya Maha Yogi- Korku Nedir ve Nasıl Korkusuz olunur.

28 Ocak 2019 Pazartesi

Korkuyorum

Bir korkudan özgürleşmek için onu gözlemleyin. Korkuyu gözlemleyince onun kaybolduğunu göreceksiniz. Korkular kaybolunca artık sorumluluklar ürkütücü olmayacaktır. Sorumlulukları üstlenmeniz sizi olgunlaştırır. Doğal olarak her duygunun, düşüncenin ve her eylemin sorumluluğunu üstleneceksiniz.
Sorumluluk almanız kişiliği kristalleştirir ve olgunlaştırır. Olgunlaşırken kendini zincirlediğini göreceksin, prangalarının farkına varacaksın. Bu farkındalık özgürleşmeye neden olacaktır. Özgürleşince korkularını gözünde nasıl büyüttüğünü göreceksin. Bunun farkına vardığında korkular küçülmeye başlar.

Büyük Üstad Akif Manaf'ın "Özgürlük Nedir ve Nasıl Özgür Olunur?" kitabından alıntıdır.

27 Ocak 2019 Pazar

Kendini Bulmak

Siz yansıma olduğunuza inandığınız sürece yalnızlık hissedeceksiniz ama yansımayla birleştiğiniz zaman veya kendinize döndüğünüz zaman,kendinizin kim olduğunu gördüğünüz zaman yalnızlık hissi kaybolacak.Yalnızlık yerine birlik ve bütünlük hissedeceksiniz.

Yani bir fedakarlık yaptığınız zaman yalnızlık biter.Nedir o fedakarlık?O yansımadan feragat etmek.O egodan,o bencillikten,o geçici benden vazgeçmek.'Ben Ali veya Fatma değilim.Ben doktor,mühendis değilim.Ben onların hiçbiri değilim' diyebilmek,bunun farkında olmakla ilgili fedakarlık.

Çünkü siz kendinizi Ali,Fatma,doktor,mühendis,erkek,dişi olarak düşününce yalnızlık ortaya çıkacak.Yalnızlık çekeceksiniz ama siz onlardan feragat edince birlik haline geleceksiniz.İllüzyon bitecek.Budur gerçek fedakarlık.

Aslında kolay bir şey değil çünkü kendinden vazgeçiyorsun.Ama gerçek kendinden değil yarattığın kendinden.Yani yarattığın bir yansımadan fedakarlık ediyorsun,feragat ediyorsun.Bir illüzyondan vazgeçiyorsun ama o illüzyon o kadar pekişmiş ki,o kadar gerçekçi görünüyor ki,kişi vazgeçemiyor.

Kişi bundan vazgeçemiyor,o yüzden de yalnızlık devam ediyor.Daha da derinleşiyor.Suni şekilde,herhangi bir zihinsel çabayla veya zeka gücüyle bundan kurtulamazsınız.Çünkü kurtuluşun tek bir yolu var.Bir yöntemi var.Yol nedir?Yolculuk nedir?

Yol budur:'Kendini bulmak' veya yolculuk şudur:'Kendine doğru ilerlemek'.Çünkü insan kendinden uzaklaşmış ve ikinci bir benlik yaratmış,gerçek olmayan bir şey ve onun gerçek olduğuna inanmış,kendini inandırmış.Ben buyum diyor,otomatikman bir cevap var.

'Sen kimsin?' diye sorunca,ben Ali'yim veya Fatma'yım diyor.Şimdi gel de bunu inandır ki,Ali veya Fatma değilsin.İnandıramazsın.Sizinle kavga eder.Çok daha üstüne giderseniz bir tokat yersiniz. Yani bu kadar inanmış,kendini inandırmış.

O yüzden bundan vazgeçmek,o gerçek fedakarlığı yapmak kolay değildir.Ama yolu var.Orijinal Yoga Sistemi sayesinde siz o noktaya doğru ilerlemeye başlıyorsunuz,aslında teknikler çok etkili ama görünürde de çok sade.Çünkü sade olan şey,gerçek olan şeydir.Gerçek sadedir.

Büyük Üstad Akif MANAF'ın Fedakarlık Nedir ve Nasıl Fedakar Olunur? Kitabı'ndan Alıntıdır.

25 Ocak 2019 Cuma

Ruh Eşi

“Aynaya bakıp bir beden görüyorsunuz ve “Bu benim” diyerek buna inanıyorsunuz. En büyük sıkıntınız da bu! En büyük yalnızlık da bu! Yabancılaşma bu! O yüzden kişi çocukluktan beri alıştığı şeyi arıyor yani dışta bir doyumluluk, bir tamamlanma arıyor ve bulamayınca da “ruh eşi” gibi bir kavram üretiyor. Çünkü genelde kişi hep oyun partneri arar. Çocuklukta bir oyun arkadaşı arar. Büyüdükçe de başka türlü bir arkadaş arar, hayat arkadaşı veya “ruh eşi” tamamlanmak için, bütünlük yaşamak için hep birini arar. Ama o dışta aranan şey, bulduğunuz arkadaş veya “ruh eşi” sizi tamamlamıyor. O eksikliği gidermiyor, boşluğu dolduramıyor, bir an sanki doldurdu gibi oluyor, kişiler mutluluk yaşıyor, bir sevgi, aşk dediğimiz şeyi, balayı. İyi ama çok kısa süren bir şey. Ruhi varlık illüzyon içinde olduğu için o tamlığı, o özgürlüğü dışta arıyor ve bulamadığı için de sürekli aramaya devam ediyor. Durup düşünmesi gerekiyor. Farkına varması gerekiyor. Bu arayış köleliğinden özgürleşmesi gerekiyor.”
Özgürlük Nedir ve Nasıl Özgür Olunur?
Büyük Üstad Akif Manaf

23 Ocak 2019 Çarşamba

Mutsuzluk ve İlgi

Görünen şudur ki bu gezegende mutsuzluk saygınlık verir. Mutsuz olan kişiye karşı insanlar dostça ve sempatik davranırlar çünkü ona acırlar. Mutsuz insanın mutlu insana kıyasla daha çok arkadaşı olur. Bu gerçek, günümüzün toplumunda bir şeylerin kökten yanlış olduğunu gösterir. Çünkü aslında mutlu insanın daha çok arkadaşı olmalıdır fakat çoğu insan bencil ve kıskanç olduğu için mutlu insana düşmanca davranır. Mutsuz bir insan mutlu biriyle karşılaşınca kendisini aldatılmış hisseder; sanki ondan bir şey çalınmış gibi algılar. Mutsuz olan biri mutlu olanda onda olmayan bir şeyin olduğunu hisseder ve öfkelenir; hatta saldırabilir. Mutsuzlar mutlulara saldırmaya her zaman hazırdırlar. Bu nedenle insanda çok ince bir psikolojik mekanizma oluşmuş. Onlar öfke ve şiddet tepkileriyle yüzleşmemek için mutluluğu bastırarak mutsuzluğu ifade etmekteler. İnsanlara mutsuzların içinde mutlu olmak ayıpmış gibi geliyor. Ama mutsuz olmak ayıp değildir, istediğin kadar mutsuz olabilirsin. Mutluluk bir ayıp mutsuzluk ise ayıpsızlıktır. O yüzden mutsuzlar mutluluk, mutlular ise mutsuzluk maskesi kullanmaktadır. Aslında mutluluk bir erdemdir mutsuzluk ise erdemsizlik. Çünkü insan erdemli eylemlerin sonucunda mutlu olur, erdemsiz eylemler mutsuzluğa neden olur.
Mutluluk Nedir ve Nasıl Mutlu Olunur- Akif Manaf