<data:blog.title/>

<data:blog.pageName/>-<data:blog.title/>






spiritüel kitaplar etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
spiritüel kitaplar etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

21 Kasım 2019 Perşembe

Küresel Siyasî Kaos

İnsanlığın küresel sorunlarını çözmek için dünyanın siyasal dinamiklerine kuşbakışı bakmak gerekir. Küresel siyasi kaosun nedeni herkesin içindeki kaosun bir araya gelmesidir. Herkes içindeki kaosu küresel kaosun içine akıttı ve onu bu şekilde besledi. O yüzden çözüm küresel kaosu devirmek değil, bireysel kaosu kozmosa dönüştürmektir.
 
Tekâmülsel değişim sayesinde dünya yepyeni bir siyasi fenomene dönüşebilir – nefret ve şiddet barındırmayan bir gezegen olabilir! Bu değişim şimdi gerçekleşmeli, çünkü fazla zaman kalmamış. Buradaki amaç, koşulsuz sevgi saçan değişim dansını tüm dünyayla paylaşmaktır. Çünkü paylaşmak var olmak demektir ve var olmak mutlu olmak demektir. Keza insanlar koşulsuz sevgi ve nedensiz saadetle dolarsa Üçüncü Dünya Savaşı asla gerçekleşmez. Onun yerine yeryüzünde Birinci Dünya Barışı ortaya çıkar.”
 
Dünyadaki yıkımı durdurmak için silahlara değil müziğe, şarkıya, dansa, sevgiye, tekâmüle, yaratıcı güce, değişime ve saadete ihtiyaç var. O zaman doruğa ulaşacak  tekâmül ve değişim gücü tüm dünyayı yıkımdan koruyacaktır.”
 
SİYASET Nedir ve Nasıl Yapılır?
Akif Manaf
 

2 Temmuz 2019 Salı

Mutsuzlar için Ne Yapılacak

Mutsuz bir insana sempati duymak yerine mutluluğu onunla paylaşarak yardım etmek gerekir. Kişi mutsuzken ona sempati duymak yardım değildir, anti-yardımdır. Mutsuzluk değerli bir şey veya saygıdeğer bir şey değildir. Tam tersi mutsuzluk en değersiz şeydir. Mutsuz bir insanı mutlu etmeye çalışırken mutsuzluğun saygıdeğer bir şey olmadığını açıklayın. Mutsuzluk çirkin bir şeydir ve bu çirkin şeyden ne kadar çabuk kurtulursan o kadar çabuk güzelleşirsin. Mutsuz olmak insanlığa en büyük zararı vermektir. Aslında mutsuz insanlar topluma zarar vermektedirler. Mutlu insanlar ise toplumun en yararlı bireyleridir. O yüzden topluma zarar vermemek ve toplumun en yararlı parçası
olmak için mutlu olmalısın. 
Büyük Üstad Akif Manaf

25 Haziran 2019 Salı

Cinsel Enerji

Maddi düzeye inince cinsel enerji acı çektirici ve mutsuz edici oluyor. Bu enerjiyi bedensel düzeyden ruhsal düzeye yükselterek mutluluğa ulaşılabilir. Cinsellik kendiliğinden yani saf cinsellik olunca mutluluk verici olur. Yani cinsellik = mutluluk denebilir. Fakat bu olayda oyunbozan unsur bencilliktir. Yani mutsuzluğun bir formülü de şudur: Mutsuzluk = Cinsellik + Bencillik. Yani cinselliğin mutluluk verici olması için bencilliği ortadan kaldıracaksın. Mutluluk zaten sizde var. Siz kendiliğinden nedensizce mutlu olunca cinselliğin önemi kalmayacak. Yani cinsellik artık bir mutluluk aracı olmayacak. Sen mutlu ve tatmin olunca cinselliğe ihtiyacın kalmayacak. Cinselliği tutkuyla arayanlar mutsuz insanlardır çünkü tatminkâr değildirler. İnsan mutlu ve tatmin olunca cinsellik de bir ihtiyaç olmaktan çıkar. O zaman cinsellik yaşanınca acı verici olmaz çünkü özgürsün. Artık cinsellik bağlayıcı değil. Cinsellik bir amaç olmaktan çıkmış. Cinsellik mutlu olmak için kullanılan bir şey değil. O bir deneyimdir. O zaman o deneyimi spiritüel yükseliş için kullanabilirsiniz. Çünkü her deneyim spiritüel tekâmül için kullanılabilir.
Mutluluk Nedir ve Nasıl Mutlu Olunur Kitabı
Büyük Üstad Akif Manaf

23 Haziran 2019 Pazar

Mutluluk Şovu

Dünyevi mutluluk gerçek mutluluk değildir, olsa olsa zihinsel bir egzersizdir, yapay bir şekilde sergilenen belirli bir tavırdır. Günümüzün insanı mutluluk şovu yapıyor, mutlu olduğunu göstermeye çalışıyor, rol yapıyor fakat bu şovun altında derin bir mutsuzluk saklanıyor. Günümüzün insanı mutluluğu taklit etmeye, mutluluğu sergilemeye, mutluluğu öğrenmeye, “mutluyum, mutluyum” diye tekrarlayarak vb. mutlu olmaya çalışmaktadır. Tüm bu çabalar kökten yanlıştır ve sadece mutsuzluğu artırmaktadır.
Mutluluk Nedir ve Nasıl Mutlu Olunur
Büyük Üstad Akif Manaf

22 Haziran 2019 Cumartesi

Mutluluk Nedir

Mutluluk nedir? Mutluluk, isteklere eksiksiz olarak ulaşmaktan duyulan sevinç ve övünç hissidir. Ayrıca mutluluk göreceli bir kavramdır. Yani herkesin mutluluğu farklıdır. Size mutluluk veren şey bir başkasına acı verebilir. Kişinin hedeflerine göre mutluluğu ya maddi ya da manevi alanda gerçekleşebilir. Mutluluk ya duygusal ya da ruhsal düzeyde olabilir. Fakat mutluluğun kaynağı duygular değil, ruhi özdür. Yani gerçek mutluluk fizik değil, fizikötesi bir olgudur.
Büyük Üstad Akif Manaf

5 Mayıs 2019 Pazar

Düşünce

Düşünce, insanın sahip olduğu büyük bir servettir. Düşünce, doğuştan gelen hakkınızdır; insanın içinden gelen bir büyüdür. Bu büyülü gücü insan bilinçsizce kullandığı için, düşünce meditasyona engel olur, oysa meditasyon, düşünce yeteneğinin gelişmesine yardımcı olur. Aslında meditasyon düşüncenin karşıtı değil dostu ve arkadaşıdır. Meditasyon yanlış olanın düşünce değil, düşüncenin kontrolsüzlüğü olduğunu gösterir. Yoga eğitimi almamış bir kişinin düşünceleri, ona hizmet etmek yerine karmakarışık hale gelerek ona hükmeder. Meditasyon, çamur gibi olan ve berraklığı yok eden kontrolsüz düşünceleri kontrol etmeye yardım eder, zihinsel bulanıklığı giderir, dengenin yeniden kurulmasını ve düşüncelerin daha verimli olmasını sağlar.
YOGA Meditasyon Kitabı
Büyük Üstad Akif Manaf 

15 Nisan 2019 Pazartesi

Çabalamanın Sonuçsuzluğu

Gerginsin çünkü çabalıyorsun ve çaba daha çok gerginliğe neden oluyor. Sana "gevşe" dediğimde de gevşemek için çabalıyorsun ve bu çaba da seni gerdiği için gevşeyemiyorsun.O yüzden sana "rahatla" diyorum yani kendini kaybet. Gevşemek çabasız kalmak demektir ama sen çabasız kalmak için de çabalıyorsun. Çünkü çabalamaya alışmışsın. Bu çabalama alışkanlığı ortadan kalkınca gerçek gevşemenin tadını çıkarmaya başlayacaksın. BU ZAMAN ALACAK. Sana: "Hiçbir şey yapma" dediğimizde sen bunu bir şey yapmak gibi görüyorsun çünkü illa bir şey yapmaya alışmışsın. Sen "yapan" olmaya alışmışsın ve bundan vazgeçemiyorsun. Çünkü senin için yapmak önemlidir, yapmak seni önemli yapıyor. Şimdi de yapmamanın önemini anla. Çünkü SENİ ÖNEMLİ YAPAN YAPTIKLARIN DEĞİL, VAR OLMANDIR. SEN VAR OLDUĞUN İÇİN ÖNEMLİSİN, BİR ŞEYLER YAPTIĞIN İÇİN DEĞİL.Gerçek şu ki sen sadece var olmayı öğrenince yaptığın her şey önemli olacak. Sen var olmaya başlayınca tüm çabaları geride bırakacaksın. Burada anahtar kelime "çabalamak" değil, "geride bırakmaktır". Sen çabalamak alışkanlığını geride bırakınca varoluş sana kapılarını açacak.

Öfke Nedir ve Nasıl Dönüştürülür-Akif Manaf

31 Mart 2019 Pazar

TİPİNİ Arayanlar

“Sırrı yaşamaya başlayacaksın. Peki, aşk sırrını yaşadığın anı nasıl bileceksin? Bunun özelliği nedir? Özelliği şudur: Gördüğün her canlı varlığı sevmeye başlayacaksın. Herkesi. Nedensizce. Bir neden aramayacaksın. Bir neden gerekmeyecek. Sadece seveceksin. Çünkü senin doğan budur. Ama o doğa bozulunca insan seçmeye ve yargılamaya başlıyor. Hoşlanıyorum veya hoşlanmıyorum diye karar veriyor. Bu benim tipim bu ise benim tipim değil diyor. Buna tipoz hastalığı diyoruz. Bir psikoz var, bir nevroz var, bir de tipoz var. Kendi tipini arama hastalığı. Kişi tipini arıyor. Sonra ne oluyor? Sonra kavga, gürültü, sıkıntı bazen de cinayet işleniyor. İşte tipindi, ne oldu? Hiçbir şey olmadı çünkü bu bir tipoz hastalığı. O yüzden bunu aşmalısın. Tipini arama. Sadece karşındaki insanların gözlerinin içine bak. Orada kendi özündeki aşkın yansımasını göreceksin. Çünkü sadece insanlar değil, bütün canlı varlıklar birbirleri ile aşk bağlantısı içindeler.”
Akif Manaf, Sır Nedir ve Nasıl Algılanır? kitabından alıntıdır.

25 Mart 2019 Pazartesi

Neden Enerji Serbestçe Akmaz

Samimiyetini korumak için maske kullanmaktan vazgeç ve tüm maskeleri bırak. Bu seni samimi ve dürüst yapar. Üzgünsen üzgün olduğunu, kızgınsan kızgın olduğunu, perişansan perişan olduğunu vb. söyle; duygularını bir maske altında saklamaya çalışma. Eğer kızgınlığını ifade edersen kızgınlığın geçer ve öfkeye dönüşmez ama eğer kızgınlığını sahte bir tebessüm arkasında saklamaya çalışırsan bir süre sonra kontrol edilemez bir öfke patlaması yaşarsın. Kullandığın tüm maskeler seni sadece samimiyetsiz yapmaz, sana zarar da verir. Öfke bir zehirdir ve onu bastırarak maske arkasında saklamaya çalışırsan bu zehir tüm vücuduna yayılır ve tahribata neden olur. Eğer üzgünsen üzgünlüğünü ifade et, yalandan gülümsemeye ve mutlu olduğunu göstermeye çalışma- bu sahtelik olur. Üzüntü kötü bir şey değil, onu ifade et- geçmeye başlayacaktır. Ama eğer üzüntünü bastırır ve mutluluk maskesi kullanırsan bir gün gerçekten son derece mutsuz olursun. Negatif duygular bastırılınca pozitif duygular da ortaya çıkamaz. Örneğin nefreti bastırınca sevme zamanı geldiğinde gerçekten sevemezsin. Veya ağlamayı bastırınca daha sonra doya doya gülemezsin. Birey maskeler kullandığında duygusal mekanizma bozulur ve duygusal tıkanmalar oluşur. Enerji merkezlerinde ve kanallarında blokajlar ortaya çıkar. Enerji serbestçe akmaz ve duygusal ifadeler sahte ve suni olur. O yüzden samimi olmak ve duyguları bastırmamak sağlıklı olmanın temelidir. Samimi insan duygularını doğal olarak ifade eder ve doğal bir sağlığa kavuşur. Samimiyet kendin olmak demektir. Kendin ol, o zaman bütün sorunların ortadan kalkacaktır.
Paramahamsa Yogaçarya Maha Yogi

3 Mart 2019 Pazar

Hırslı Ebeveyn

...Yani hırs insanı yaşatabilirde yaşamını kaybettirebilirde. Her ebeveyn çocuğunun başarılı olmasını ister ama hırslı ebeveyn çocuğuna zarar verebilir. Çocuğunu nesnelleştirmiş olan ebeveyn, ona yatırım yaptığını düşünür ve ondan kâr bekler.
Hırslı ebeveyn evladının çocukluğunu çalmayı kendinde hak görür. Sanki çocuğun tüm hayatı gece gündüz ödev yapmak, sorular çözmek, kurslara gitmek vb. şeylerden ibaret olmalıdır.
Hırslı anne baba, çocuğunu sahip olduğu kapasiteyle kabul etmediğinde ve onu sürekli zorladığında çocuk yaşama küser, anne babadan nefret etmeye başlar, asileşir, evden kaçar ve hırs içeren her şeye öfkelenir.
Hırs dolu ebeveynler önce çocuğun tüm motivasyonunu yok eder, sonra da onun neden depresyona girdiğini merak eder. Herkes bilmelidir ki hayatın amacı hırslı olmamak değildir, hırssız olmak da değildir, insanüstü olmaktır...
Hırs, bir insana, başarısız olduğunu düşündüren, hayal kırıklığına uğratan, evrensel değerlerden vazgeçmeye iten, acılara neden olan ve depresyonla tanıştıran bir duygudur. Bazen insanlar yakınının “zeki ama hırslı” olmadığını söyleyerek sitem eder....
Hırs Nedir ve Nasıl Aşılır Kitabından Alıntıdır
Büyük Üstad Akif Manaf

15 Şubat 2019 Cuma

Kölelik

Fiziksel düzeyde iki tür kölelik var: bedenin köleliği ve beden köleliği. Yani bir insan başka bir insanın kölesi olabilir; bu, bedenin köleliğidir. Veya insan kendi bedeninin kölesi olabilir; bu da beden köleliğidir. Yani bir insan başka bir insanın kölesi olabilir; bu da beden köleliğidir. Başkasının kölesi olmaktan kurtulmak daha kolaydır ama kendi bedeninin kölesi olmaktan kurtulmak zor bir iştir. Çünkü genelde insan bunun farkında değildir. Bir başkasının kölesi olmak özel bir durumdur ve herkes bunu yaşamaz ama kendi bedeninin kölesi olmak herkes için geçerlidir.
Özgürlük Nedir ve Nasıl Özgür Olunur- Akif Manaf

22 Temmuz 2018 Pazar

Sevilme İhtiyacı

Sevilme ihtiyacı sonsuz olduğu için onun neden olduğu esaret ve yalnızlık da sonsuzdur. Birey ne yaparsa yapsın sevgilisi hep daha fazlasını hayal edecek ve hayal kırıklığına uğrayarak çaresiz hissedecektir.
Her aşık yeterince sevilmediğini düşünüyor çünkü kimse gerçekten sevemiyor. Herkes sadece sonsuza dek sevilmeyi bekliyor ve sitem ediyor. Gerçek şu ki yalnızca sevilme ihtiyacı olmayan insan gerçekten koşulsuzca sevebilir.
Peki, kimdir o sevilme ihtiyacı olmayan insan? Kendini seven insan. Bir insan ebedi ruhi varlık olduğunu anlayıp kendisini özündeki varoluşsal sevgiyle severse yani Mutlak olanın sevgisine kavuşursa, sevilme ihtiyacından ve yalnızlıktan özgürleşir. Bunun başka yolu yoktur!
YALNIZLIK Nedir ve Nasıl Aşılır?
Büyük Üstad Akif Manaf

9 Ağustos 2016 Salı

Mekânsal Karma


Bir mekânda yapılan eylemlerin sonuçları bu mekânda bulunan insanları etkiler ve MEKÂNSAL KARMA olarak adlandırılır.

Kökenleri Şamanizm inançlarına uzanan, bir gezegenin, bir mekânın, ulusun, ırkın vb. ruhu olduğuna dair iddialar vardır. Bu iddialar bilimsel değil, sadece batıl inanç kaynaklıdır. Bir gezegenin, mekânın, ulusun ve ırkın kendine özgü bir enerji alanı vardır ve bu enerji alanı Karmayı etkiler.

Mekânsal Karma doğduğumuz yer, kent, ülke, kıta ve gezegen ile ilgilidir. Mekânlar, karmik geçmiş tarafından etkilenir. Fiziksel boyutta mevcut olmayan olaylar astral boyutta halen sürüyor olabilir…
Savaş alanlarında, çok sayıda insanın öldüğü kaza ve doğal felaket mekânlarında ölen insanların acı çeken ruhları çoğu zaman hala oradadır. Bu tür mekânlar negatif Karmaya sahiptir ve bu mekâna giren insanları olumsuz bir şekilde etkiler.

Birey korkunç bir ölüm yaşadığında, genelde ölüm sırasında hissettiği dehşete, duyduğu nefrete veya çektiği ıstıraba bağlı kalmaktadır. İçinde yaşadığı bu hal, onun “ölmüş” olduğunu fark etmesini engeller. Kişi “ölmüş” olduğunu anlamadığı için, acıları yüz yıllarca sürer. Acı, öfke veya nefret ne kadar güçlüyse, bu kişiler öldükleri fiziksel mekana o kadar çok sabitlenirler. Bu tür mekanlar negatif enerjiyle kirlenir...

Istıraplı ruhi varlıklar yerleştikleri mekanda bulunan insanlarla iletişime geçmeye çalışır ve onlara negatif bir şekilde tesir ederler. Bu ıstıraplı ruhi varlıklar uygun bir insan bulup ona takılarak her yerde onu takip eder ve böylece posesyon (bedeni ele geçirme) olarak adlandırılan olgu ortaya çıkar.

Istıraplı ruhi varlık takıldığı insanın zihnini negatif yönde etkiler, bazen de bedenin içine girer. İnsan spiritüel açıdan gelişmiş ve güçlü değilse ıstıraplı ruh bedeninin üzerinde tam bir hâkimiyet kazanır ve istediği gibi kullanır.
Istıraplı ruhi varlıklara av olmamak için insan bu tür mekânlardan kaçınmalıdır.

YOGA çalışmaları sayesinde insan bu tür olumsuz olayları önleyebilir.

Büyük Üstad Akif MANAF'ın
YOGA/Kundalini Gizemli Evrim Enerjisi Değerli kitabından...