Ego güçlenince kişi ünlü olmak ister, çünkü takdir egoyu besler. Bireye saygı duyan insanların sayısı artınca birey kişiliğine daha çok sarılır ve kişilik güç kazanır. Sonra bir gün aynı kişiler eleştirmeye başlayınca kişi acı çeker ama kişiliğini değiştiremez, çünkü güçlenmiş kişilik hiçbir değişikliğe izin vermez. Güçlenmiş kişiliğin etkisi altında olan birey saygınlık ister. Bunun için kişi tüm yolları dener. Birey saygınlığa para biriktirerek veya biriktirmiş olduğu paradan vazgeçerek ulaşabilir. Herkesle yemeğe çıkarak veya oruç tutarak. Kişi saygınlığa bir şeyler biriktirerek ya da biriktirmiş olduğu şeyleri dağıtarak ulaşmaya çalışır. Bütün bu çabaların arkasında belirli bir gerçek vardır: Kişi başkalarının saygısını kazanmak için kendisine onların gözünden bakar ve böylece kendi bireyselliğinden daha da uzaklaşır. Birey kendisine başkalarının gözünden bakarak onların kendisiyle ilgili ne hissettiklerini anlamaya çalışır ve başkalarının beğenisini kazanmak için adımlar atar. Yani birey kendisi olamaz hep ROL YAPAR. Kişi takdir görebilmek için çok erdemli ve çok ahlaklı biri gibi davranabilir fakat büründüğü kişilik onu asla tatmin etmez. Ahlaklı olmak kişiyi tatmin etmeyince o zaman ahlaksızlık yapar ve geçici bir tatmin yaşar, ama bu sefer de takdir görmez. Asıl güç ahlaklı olmakta değil, çünkü ahlaklı olmaya çalışırken ahlaksızlık da yapabilirsin. Asıl güç ahlaküstü olmaktadır. Ahlak sana toplum tarafından dayatılmış bir şeydir SENİN GERÇEK ÖZÜN İSE AHLAKÜSTÜDÜR.
Güç Nedir ve Nasıl Güçlü Olunur- Akif Manaf