"Gözler dış dünyaya açılan pencerelerdir ama zihin başka yerdeyse gözlemci evde değildir. Beden boş bir ev haline gelir. Terk edilmiş bir ev çürümeye mahkumdur. Yaşam bu evin kapısını çalar ama içeride kimse yok. Hayatın çağrısına cevap veren yok, çünkü evde yaşayan kimse yok.
İşte farkındalıksız yaşam budur. Varoluş her gün kapıyı çalar ama yanıt alamayınca gider. Yaşamak için bir fırsat daha kaçırıldı. Hayat bir defa daha ıskalandı. Iskalanmış boşuna yaşanan hayatlar. Harcanmış bunca enerji çöpe gitmektedir. İnsanlığın uykuda harcadığı enerji farkındalığın yükselmesi için kullanılsaydı şu an bu dünya cennet olurdu."
Büyük Üstad Paramahamsa Akif Manaf'ın Spiritüel Söyleşiler ve Felsefe Serisi -13 "Farkındalık Nedir ve Nasıl Farkında Olunur?" kitabından alıntıdır.